Antik Devirde "Paflagonya" (Paphlagonia) olarak adlandırılan bölgenin sınırları içinde yer alan ve yerleşimin erken bronz devrinde başladığı Karabük ve çevresi, Hititlerin; MÖ 1200 göçleriyle yıkılmasından sonra Frig etkisi altına girmiş, M.Ö.V ve IV.yüzyıllar arasında ise Pers egemenliği altında kalmıştır. Bölgede M.Ö.64 tarihinden itibaren ise Romalıların egemenliği görülmüştür.
X.yüzyılda, yaşanılan toplumsal ve iktisadi bunalım nedeniyle meydana gelen göçler sonucunda Anadolu’da nüfusun boşaldığını gören Bizans yönetimi, Germenler, Slavlar, Katalanlar gibi Avrupa kökenli kavimler yanında Peçenek, Uz, Kuman (Kıpçak) gibi Hıristiyanlığı kabul etmiş savaşçı Türk topluluklarını da Anadolu’ya yerleştirmek zorunda kalmıştır. Bizans’ın bir devlet politikası haline getirdiği bu iskan hareketi Eskipazar ve Eflani’nin pek çok yerleşme noktasından önce Türkleşmesine neden olmuştur.
Anadolu Selçuklu Devleti’nin kurucusu Süleyman Şah’ın Komutanlarından biri olan Emir Karatekin, 1082 tarihinde Çankırı’yı fethettikten sonra, Karabük çevresinde bulunan kentlere yönelmiş, 1084 tarihinde Eflani ve Safranbolu’yu ele geçirmiştir. Safranbolu ve çevresi 1416 yılında Osmanlı egemenliğine girmiştir. Karabük Köyü ise Candaroğulları döneminden itibaren, kurulu olan köyler arasında yer almıştır.
Karabük; Batı Karadeniz bölümünde, Araç ve Soğanlı Çaylarının birleşerek Filyos Çayı’nı oluşturduğu noktada yer almaktadır. İlk önceleri Safranbolu ilçesinin Öğlebeli Köyüne bağlı 13 haneli bir köyaltı yerleşim birimi olan Karabük, Ankara - Zonguldak Demiryolu üzerinde küçük bir istasyon konumunda iken, sanayileşme ile birlikte önemli bir merkez haline gelmiştir.
Ülkemizde 1930'larda başlatılan sanayileşme hamlesinde öncelikli sektör olarak düşünülen Demir-Çelik Endüstrisinin tesislerinin kurulabilmesi amacıyla yapılan fizibilite çalışmaları sonucunda, kurulacak fabrika için limanı olan bir merkezin uygun olacağı tespit edilmiş, fakat güvenlik tedbirleri gerekçesiyle Karabük İstasyonu yakınındaki bataklık saha tercih edilmiştir. 3 Nisan 1937’de temeli atılan fabrika, 6 Haziran 1939’da faaliyete geçmiştir. Buna paralel olarak nüfus yoğunluğunun artmaya başladığı Karabük'te 25 Haziran 1939’da belediye teşkilatı kurulmuştur. 1941 yılında Safranbolu ilçesine bağlı bucak olan Karabük 3 Mart 1953 tarihinde 6068 Sayılı Kanunla Zonguldak İline bağlı bir ilçe haline gelmiştir.
Karabük, 6 Haziran 1995 gün ve 22305 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 550 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile Çankırı’dan; Ovacık ve Eskipazar ilçeleri ile Zonguldak’tan; Eflani, Safranbolu ve Yenice ilçelerinin birleştirilmesiyle Türkiye’nin 78. İli olmuştur.

Şehir Yapısı
1. Arazi Yapısı
Karabük etrafı yüksek dağ ve tepelerle çevrili bir havza karakteri gösterir. 250-500 m. yüksekliğe sahiptir. Kuzeyindeki dağlık alandan kaynaklanan tali dereler ,şehre doğru taşıdıkları maddelerle alüvyal bir dolgu oluşturmuştur. Doğuda yer alan Safranbolu çevresinde yükseklik 600 m.yi bulur. Buradaki kalker platosu, Gümüş ve Akçasu dereleri ile bunların birleşmesinden oluşan Tabakhane deresi tarafından ve Bulak deresi tarafından parçalanmıştır. Bulak ve Tabakhane dereleri Araç çayına doğru gömük menderesler oluşturarak akmaktadır.
İlin kuzeydoğusunda kalan Eflani çevresi küçük akarsularla parçalanmış bir plato durumundadır. Buradan güneye doğru gidildikçe yükseklik artar.
Eskipazar çevresindeki arazi batıdaki Meğri dağından doğuya doğru eğimlidir. Soğanlı çayı çevresinde düzlükler yer alırken, Sırt olarak isimlendirilen Ovacık-Çerkeş sınırına yakın olan alanlarda yükseklik artmaktadır. Eskipazar çevresinde ortalama yükseklik 740 m. civarındadır.
Ortalama yüksekliği 1.130 m. olan Ovacık, vadilerle parçalanmış plato ve düzlükler üzerinde bulunur. Bu alanı çevreleyen sırt ve dağlar engebeli bir arazi yapısını ortaya çıkarmaktadır.
Batıda kalan Yenice ise oldukça engebeli ve dağlık bir yapıya sahiptir. Düzlük ve ovalık alan bu kesimde bulunmamaktadır.
Karabük ve Safranbolu’yu kuzeyden kuşatan dağlık alanın tektonizmaya uğraması ile kuzeydoğu-güneybatı doğrultulu bir fay hattı meydana gelmiştir. Bu alanın hemen güneyinde ise Araç çayı ve Yenice ırmağının içinde aktığı doğu-batı doğrultulu bir senklinal bulunmaktadır.
Özetle Karabük’te genelde dağlık olan dalgalı bir arazi yapısının ortaya çıktığı söylenebilir. Karabük birinci derecede deprem kuşağı üzerinde yer almaktadır.
Karabük etrafı yüksek dağ ve tepelerle çevrili bir havza karakteri gösterir. 250-500 m. yüksekliğe sahiptir. Kuzeyindeki dağlık alandan kaynaklanan tali dereler ,şehre doğru taşıdıkları maddelerle alüvyal bir dolgu oluşturmuştur. Doğuda yer alan Safranbolu çevresinde yükseklik 600 m.yi bulur. Buradaki kalker platosu, Gümüş ve Akçasu dereleri ile bunların birleşmesinden oluşan Tabakhane deresi tarafından ve Bulak deresi tarafından parçalanmıştır. Bulak ve Tabakhane dereleri Araç çayına doğru gömük menderesler oluşturarak akmaktadır.
İlin kuzeydoğusunda kalan Eflani çevresi küçük akarsularla parçalanmış bir plato durumundadır. Buradan güneye doğru gidildikçe yükseklik artar.
Eskipazar çevresindeki arazi batıdaki Meğri dağından doğuya doğru eğimlidir. Soğanlı çayı çevresinde düzlükler yer alırken, Sırt olarak isimlendirilen Ovacık-Çerkeş sınırına yakın olan alanlarda yükseklik artmaktadır. Eskipazar çevresinde ortalama yükseklik 740 m. civarındadır.
Ortalama yüksekliği 1.130 m. olan Ovacık, vadilerle parçalanmış plato ve düzlükler üzerinde bulunur. Bu alanı çevreleyen sırt ve dağlar engebeli bir arazi yapısını ortaya çıkarmaktadır.
Batıda kalan Yenice ise oldukça engebeli ve dağlık bir yapıya sahiptir. Düzlük ve ovalık alan bu kesimde bulunmamaktadır.
Karabük ve Safranbolu’yu kuzeyden kuşatan dağlık alanın tektonizmaya uğraması ile kuzeydoğu-güneybatı doğrultulu bir fay hattı meydana gelmiştir. Bu alanın hemen güneyinde ise Araç çayı ve Yenice ırmağının içinde aktığı doğu-batı doğrultulu bir senklinal bulunmaktadır.
Özetle Karabük’te genelde dağlık olan dalgalı bir arazi yapısının ortaya çıktığı söylenebilir. Karabük birinci derecede deprem kuşağı üzerinde yer almaktadır.
2. Yeryüzü Şekilleri
Karabük ilinin önemli bir kısmı Kuzey Anadolu Dağları’nın batıda kalan kısmını oluşturan dağların uzantılarından oluşur. Bu dağlık arazi içinde Filyos Irmağı ve kollarının açtığı vadiler yer alır. Büyük ova ve düzlüklerin görülmediği Karabük’te, akarsu vadilerinin kenarlarında küçük düzlükler ve ovalar ince şeritler halinde uzanmaktadır.
2.1. Dağlar
Kuzey Anadolu Dağlarının bir parçasını oluşturan ildeki dağlar kıvrım dağlarıdır. Bu dağların yüksekliği 2.000 m. yi geçmez. Karabük’ün kuzeyinde ,batıya doğru uzanan geniş bir dağlık alan bulunmaktadır. Küre Dağları’nın uzantıları niteliğindeki bu alanda, ortalama 1.400 m. yüksekliğe sahip Çiğdem tepe- Boyunduruk tepe- Tekirdağ- Üçbel tepe- Döneğen tepe- Çanakçı tepe ve Başköy Dağları yer alır. Bu alanda Karabük’ün ikinci yüksek noktasını oluşturan Sarıçiçek tepesi de1.750 m. bulunmaktadır.
Safranbolu çevresinde, Araç çayı ve kollarının parçaladığı platoluk alan üzerinde kuzeydoğuya doğru uzanan Sipahi Dağı yer almaktadır. Daha kuzeyde kalan Eflani çevresinde düzlükler geniş yer tutar. Burada 1.416 m. yüksekliğindeki Göktepe ve Tepe Dağ en önemli yükseltiler olarak karşımıza çıkar. Yenice Irmağı ve Araç Çayının yer aldığı havzanın güneyinde de dağlar yoğunlaşmıştır. Karabük’ün güneybatısında Keltepe- Yeni Dağ ve Kara Dağ yer alırken, güneyde Aladağlar (1.040 m.) yer alır. Güneydoğuda ise Çakmak Dağları uzanmaktadır. Bu alanda yer alan Keltepe 1.999 m. yüksekliği ile Karabük’ün en yüksek noktasıdır. Ormanlarla kaplı olan dağın zirvesi Mayıs ayı sonuna kadar karla kaplıdır.
Keltepe Bölgesinden Eskipazar’a doğru uzanan alanda Çal Dağı (1.683 m.), Kavak Dağı (1.338 m.), Kurban tepesi, Dede tepesi, Eleman Dağları, Kısaç Dağları, Eskipazar Çayı’na paralel uzanan Şerafettin Dağları ve doğuda yer alan Kuzören Dağı üzerindeki Dikmen tepesi (1.600 m.) en önemli yükseltilerdir. Bu alandaki en önemli yükselti Eskipazar’ın kuzeybatısında kalan Hodulca Dağı (1.730 m.)dır. Hanköy’ün doğusuna doğru uzanan sıradağlar Karatepe Dağlarıdır. En yüksek yerini Sivri tepe’nin (1.550 m.) oluşturduğu bu dağlar Eskipazar-Ovacık arasında yer almaktadır. Yenice çevresiyle beraber Eskipazar’da yer alan dağlar Bolu ve Köroğlu Dağlarının uzantılarıdır. Ovacık çevresinde en yüksek dağ Çal Yayla Dağı (1.432 m.)’dır. Bu alanda Ilgaz ve Köroğlu Dağlarının devamı olan Kıraç tepe, Koca Dağ, Sivriçam Doruğu, Karadağ, Boduroğlu ve Erenler Dağları yer almaktadır. Karabük’ün doğusuna rastlayan alanda, Araç ve Soğanlı çaylarının arasında kalan kesimde Bürnük Tepesi(1.143 m.), Esendoğdu Tepe (1.144 m.) ve Tepe Dağ yer almaktadır. Bolu Dağları’nın uzantısı niteliğinde olan Yenice çevresindeki dağlar oldukça engebelidir. Bu alandaki en önemli yükselti ise Keçikıran tepesi (1.400 m.) dir.
Kuzey Anadolu Dağlarının bir parçasını oluşturan ildeki dağlar kıvrım dağlarıdır. Bu dağların yüksekliği 2.000 m. yi geçmez. Karabük’ün kuzeyinde ,batıya doğru uzanan geniş bir dağlık alan bulunmaktadır. Küre Dağları’nın uzantıları niteliğindeki bu alanda, ortalama 1.400 m. yüksekliğe sahip Çiğdem tepe- Boyunduruk tepe- Tekirdağ- Üçbel tepe- Döneğen tepe- Çanakçı tepe ve Başköy Dağları yer alır. Bu alanda Karabük’ün ikinci yüksek noktasını oluşturan Sarıçiçek tepesi de1.750 m. bulunmaktadır.
Safranbolu çevresinde, Araç çayı ve kollarının parçaladığı platoluk alan üzerinde kuzeydoğuya doğru uzanan Sipahi Dağı yer almaktadır. Daha kuzeyde kalan Eflani çevresinde düzlükler geniş yer tutar. Burada 1.416 m. yüksekliğindeki Göktepe ve Tepe Dağ en önemli yükseltiler olarak karşımıza çıkar. Yenice Irmağı ve Araç Çayının yer aldığı havzanın güneyinde de dağlar yoğunlaşmıştır. Karabük’ün güneybatısında Keltepe- Yeni Dağ ve Kara Dağ yer alırken, güneyde Aladağlar (1.040 m.) yer alır. Güneydoğuda ise Çakmak Dağları uzanmaktadır. Bu alanda yer alan Keltepe 1.999 m. yüksekliği ile Karabük’ün en yüksek noktasıdır. Ormanlarla kaplı olan dağın zirvesi Mayıs ayı sonuna kadar karla kaplıdır.
Keltepe Bölgesinden Eskipazar’a doğru uzanan alanda Çal Dağı (1.683 m.), Kavak Dağı (1.338 m.), Kurban tepesi, Dede tepesi, Eleman Dağları, Kısaç Dağları, Eskipazar Çayı’na paralel uzanan Şerafettin Dağları ve doğuda yer alan Kuzören Dağı üzerindeki Dikmen tepesi (1.600 m.) en önemli yükseltilerdir. Bu alandaki en önemli yükselti Eskipazar’ın kuzeybatısında kalan Hodulca Dağı (1.730 m.)dır. Hanköy’ün doğusuna doğru uzanan sıradağlar Karatepe Dağlarıdır. En yüksek yerini Sivri tepe’nin (1.550 m.) oluşturduğu bu dağlar Eskipazar-Ovacık arasında yer almaktadır. Yenice çevresiyle beraber Eskipazar’da yer alan dağlar Bolu ve Köroğlu Dağlarının uzantılarıdır. Ovacık çevresinde en yüksek dağ Çal Yayla Dağı (1.432 m.)’dır. Bu alanda Ilgaz ve Köroğlu Dağlarının devamı olan Kıraç tepe, Koca Dağ, Sivriçam Doruğu, Karadağ, Boduroğlu ve Erenler Dağları yer almaktadır. Karabük’ün doğusuna rastlayan alanda, Araç ve Soğanlı çaylarının arasında kalan kesimde Bürnük Tepesi(1.143 m.), Esendoğdu Tepe (1.144 m.) ve Tepe Dağ yer almaktadır. Bolu Dağları’nın uzantısı niteliğinde olan Yenice çevresindeki dağlar oldukça engebelidir. Bu alandaki en önemli yükselti ise Keçikıran tepesi (1.400 m.) dir.
2.2. Ovalar
Oldukça engebeli ve eğimli yapıya sahip olan Karabük’te büyük düzlükler ve ovalar yoktur. Araç ve Soğanlı çaylarının kenarında küçük düzlükler yer almaktadır. Eskipazar çevresinde Hamamlı-Bayındır-Sedeyaka ovaları yer alır. Soğanlı çayı vadisinde, Safranbolu’nun Geren Köyü yakınında Geren ovası bulunmaktadır. Hamzalar mevkiinde ise Eskipazar çayının Soğanlı çayına karıştığı alanda Cemal ovası yer alır.
Ovacık ve Eflani çevresinde kimi yerde ova kimi yerde plato görünümü ortaya çıkan geniş düzlükler yer alır.
Oldukça engebeli ve eğimli yapıya sahip olan Karabük’te büyük düzlükler ve ovalar yoktur. Araç ve Soğanlı çaylarının kenarında küçük düzlükler yer almaktadır. Eskipazar çevresinde Hamamlı-Bayındır-Sedeyaka ovaları yer alır. Soğanlı çayı vadisinde, Safranbolu’nun Geren Köyü yakınında Geren ovası bulunmaktadır. Hamzalar mevkiinde ise Eskipazar çayının Soğanlı çayına karıştığı alanda Cemal ovası yer alır.
Ovacık ve Eflani çevresinde kimi yerde ova kimi yerde plato görünümü ortaya çıkan geniş düzlükler yer alır.
2.3. Yaylalar
Karabük’te en önemli yaylalar, Avdan Yaylası, Dede Yaylası, Sorkun Yaylası, Uluyayla, Göktepe Yaylası, Sarıçiçek Yaylası ve Boduroğlu Yaylası’dır.
Karabük-Yenice-Eskipazar arasında kalan Sorkun Yaylası yaklaşık 1.650 m. yüksekliğindedir.
Bahattin Gazi’nin türbesinin bulunduğu Dede Yaylası yaklaşık 1.670 m. yüksekliğindedir.
Safranbolu’nun kuzeyinde yer alan Uluyayla oldukça gür ormanların içinde geniş ve yemyeşil çayırların uzandığı bir alandır. Bu alanda yer alan Sarıçiçek Yaylası’da oldukça büyüktür.
Eflani çevresi, geniş düzlükleriyle bütünüyle yayla görünümüne sahiptir.
Karabük’ün kuzey kesimlerinden batıya doğru uzanan dağlık alanda da Büyük Düz-Tekir-Arıcak-Yayla çiçeği ve Bostancık Düzü gibi yaylalar yer alır.
Yenice çevresinde yer alan Kayadibi orman bölgesindeki Göktepe Yaylası, yine bu alanda Meğre- Yassıyurt- Alaboğa- Karaboğa- Bağbaşı gibi yaylalarda bulunmaktadır.
Keltepe’den Eskipazar’a doğru uzanan alanda yaylaların toplandığı görülür. Adiller-Hasanlar-Kulat-Şerafettinler-Eğriova-Sündek-Acemler ve eski bir yerleşim yerinin bulunduğu Belen Yayla bu alandaki yaylalardır.
Ovacık çevresinde Boduroğlu Yaylası önemlidir. Ayrıca Çakıllı-İmanlar ,Göllü yayla yer almaktadır. Karabük’ün güneydoğusunda kalan Avdan yaylası 1.300 m. yüksekliğindedir.
Karabük’te en önemli yaylalar, Avdan Yaylası, Dede Yaylası, Sorkun Yaylası, Uluyayla, Göktepe Yaylası, Sarıçiçek Yaylası ve Boduroğlu Yaylası’dır.
Karabük-Yenice-Eskipazar arasında kalan Sorkun Yaylası yaklaşık 1.650 m. yüksekliğindedir.
Bahattin Gazi’nin türbesinin bulunduğu Dede Yaylası yaklaşık 1.670 m. yüksekliğindedir.
Safranbolu’nun kuzeyinde yer alan Uluyayla oldukça gür ormanların içinde geniş ve yemyeşil çayırların uzandığı bir alandır. Bu alanda yer alan Sarıçiçek Yaylası’da oldukça büyüktür.
Eflani çevresi, geniş düzlükleriyle bütünüyle yayla görünümüne sahiptir.
Karabük’ün kuzey kesimlerinden batıya doğru uzanan dağlık alanda da Büyük Düz-Tekir-Arıcak-Yayla çiçeği ve Bostancık Düzü gibi yaylalar yer alır.
Yenice çevresinde yer alan Kayadibi orman bölgesindeki Göktepe Yaylası, yine bu alanda Meğre- Yassıyurt- Alaboğa- Karaboğa- Bağbaşı gibi yaylalarda bulunmaktadır.
Keltepe’den Eskipazar’a doğru uzanan alanda yaylaların toplandığı görülür. Adiller-Hasanlar-Kulat-Şerafettinler-Eğriova-Sündek-Acemler ve eski bir yerleşim yerinin bulunduğu Belen Yayla bu alandaki yaylalardır.
Ovacık çevresinde Boduroğlu Yaylası önemlidir. Ayrıca Çakıllı-İmanlar ,Göllü yayla yer almaktadır. Karabük’ün güneydoğusunda kalan Avdan yaylası 1.300 m. yüksekliğindedir.
2.4. Kanyonlar
Karabük’ün doğal güzellikleri arasında kanyonların ayrı bir yeri vardır. Daha çok Safranbolu’da kireçtaşı tabakalarının derin biçimde yarılması ile kanyonlar ortaya çıkmıştır. Bölgenin arazi yapısını ilgi çekici hale getiren bu kanyonların başlıcaları İncekaya Kanyonu Düzce(Kirpe) Kanyonu,Tokatlı ve Sakaralan (Tekekurum)’dur.
Safranbolu’dan geçen Gümüş-Akçasu ve Bulak dereleri üç ayrı kanyon oluşturarak Araç Çayı’na karışmaktadır.
Yenice’de yer alan Şeker Çayı ise 6.5 km. uzunluğunda, kenarları oldukça dik ve yüksek olan Şeker Kanyonu’nu oluşturmuştur.
Karabük’ün doğal güzellikleri arasında kanyonların ayrı bir yeri vardır. Daha çok Safranbolu’da kireçtaşı tabakalarının derin biçimde yarılması ile kanyonlar ortaya çıkmıştır. Bölgenin arazi yapısını ilgi çekici hale getiren bu kanyonların başlıcaları İncekaya Kanyonu Düzce(Kirpe) Kanyonu,Tokatlı ve Sakaralan (Tekekurum)’dur.
Safranbolu’dan geçen Gümüş-Akçasu ve Bulak dereleri üç ayrı kanyon oluşturarak Araç Çayı’na karışmaktadır.
Yenice’de yer alan Şeker Çayı ise 6.5 km. uzunluğunda, kenarları oldukça dik ve yüksek olan Şeker Kanyonu’nu oluşturmuştur.
2.5. Mağaralar
İlde yer alan Bulak (Mencilis) ve Hızar Mağarası en tanınmış olanlarıdır. 6.502 m uzunluğu ile Türkiyenin 4. büyük mağarası olan Bulak (Mencilis) mağarasında karstik oluşumlar ve bir yer altı nehri bulunmaktadır.Ayrıca, Sipahiler Köyü’nde bulunan ve 61 basamakla çıkılan bir mağara bulunmaktadır.
İlde yer alan Bulak (Mencilis) ve Hızar Mağarası en tanınmış olanlarıdır. 6.502 m uzunluğu ile Türkiyenin 4. büyük mağarası olan Bulak (Mencilis) mağarasında karstik oluşumlar ve bir yer altı nehri bulunmaktadır.Ayrıca, Sipahiler Köyü’nde bulunan ve 61 basamakla çıkılan bir mağara bulunmaktadır.
2.6. Akarsular
Karabük ilinin en önemli akarsuyu Filyos Irmağı’dır. Bu ırmağın iki önemli kolu olan Araç ve Soğanlı çayları il topraklarındaki önemli akarsulardır. Filyos Irmağı kaynaklandığı yerden denize dökülünceye kadar değişik isimler almaktadır. Kaynaklandığı yerde Ulu su ismiyle bilinen akarsu, Gerede yakınlarında Gerede Suyu, Eskipazar yakınlarında Soğanlı Çayı, Araç Çayı ile birleştikten sonra Yenice Irmağı adını alır. Devrek Çayı’nıda alan ırmak Filyos Irmağı adıyla Karadeniz’e dökülür. 288 km. uzunluğundadır.
2.3. Göller
İlimizde doğal göl bulunmamaktadır.Kadıköy,Ortakçılar,Bostancılar,Eğriova ve Karagöl Göleti olmak üzere toplam 5 gölet vardır.
İlimizde doğal göl bulunmamaktadır.Kadıköy,Ortakçılar,Bostancılar,Eğriova ve Karagöl Göleti olmak üzere toplam 5 gölet vardır.
2.4. İklim
Karadeniz Bölgesi’nin Batı Karadeniz Bölümü’nde yer alan Karabük’te Karadeniz ikliminin özellikleri görülmektedir. Yalnız Karabük, kıyıdan içeride kaldığı için, Karadeniz’in nemli havasından yeterince yararlanamamakta, karasal iklimin özellikleri daha ağır basmaktadır. Karadeniz ikliminden karasal ilkime geçiş sahasındaki Karabük’te geçiş tipi iklim etkili olmaktadır.
İlimizin Sıcaklık Değerleri
| |||
Ortalama Sıcaklık
|
13.6 ºC
|
Ortalama Yağış Miktarı
|
478.7 mm
|
En Yüksek Sıcaklık
|
41.2 ºC
|
Ortalama Sisli Gün Sayısı
|
11
|
En Düşük Sıcaklık
|
-9.7 ºC
|
Ortalama Rüzgar Hızı
|
0.6 m/s
|
Ortalama Nisbi Nem
|
% 67.3
| En Hızlı Rüzgarın Yönü ve Hızı | 4.5 SW |
En Düşük Nisbi Nem
|
% 20.1
|
% 20.1
|
İl’in Coğrafi Koordinatları
|
Enlem
|
Boylam
|
Batı ( Danacısayyam Tepe )
|
41º 08''
|
32º 04''
|
Kuzey ( Bakırcılar Köyü )
|
41º 34''
|
33º 00''
|
Doğu ( Kuloğlu Köyü )
|
41º 22''
|
33º 06''
|
Güney ( Bulduk )
|
40º 57''
|
32º 52''
|
2.5. Bitki Örtüsü ve Orman
Dağların geniş yer kapladığı Karabük’te ormanlar son derece yaygındır.. İlimiz, Türkiye geneli ormanlık alan durumlarına göre % 67,99’lukorman alanı ile birinci sırada yer almaktadır.
Merkez ilçe- Safranbolu-Yenice ve Eskipazar ormanların gür olduğu alanlardır. Eflani-Ovacık ve Eskipazar çevresinde karasallık etkili olduğundan bozkır bitkilerinin yaygın olduğu görülür. Buralardaki yüksek kesimler ormanlarla kaplıdır. Ağaç yetişme sınırının üzerinde ise yüksek dağ çayırları yer almaktadır.
Karabük’ün en yüksek tepesi olan Keltepe’de bitki örtüsü olarak, İğne yapraklı ağaçlar, Kızılçam, Karaçam, Sarıçam, Göknar, Kayın, Meşe, Göknar, Gürgen, Dişbudak, Kavak ve Yabani Kiraz yaygın olan türlerdir. Dere içlerinde lokal olarak Çınar,Söğüt,Ihlamur,Şimşir gibi türler ortaya çıkmakta 1.700 m. den daha yükseklerde dağ çayırları, Kekik ve Adaçayı en çok göze çarpan bitki türleridir.
Keltepe’deki bu durum, bütün il genelinide yansıtmaktadır. Karasal iklimin daha fazla hissedildiği alanlarda Meşe ön plana çıkarken, Eflani çevresinde çayır ve otlakların geniş yer kapladığı görülmektedir.
Ormanlarının barındırdığı 40’ın üzerinde ağaç türü nedeniyle gerçek bir ağaç müzesi görünümünde olan Yenice'de Gökpınar mevkiindeki 4 Hektarlık bir alan Arboratum (Açık Hava Orman Müzesi) olarak tescil edilmiştir. Dünya Ormancılık Örgütü (FAO) ve Dünya Doğayı Koruma Vakfı’nın (WWF) dünya üzerinde belirlediği mutlak korunması gereken alanlardan ‘Avrupa Ormanları’nın Sıcak Noktaları’ olarak tanımlanan alanlar biyolojik çeşitlilik açısından en değerli alanlar arasında yer almaktadır. Dünya üzerindeki 100 adet sıcak noktadan 9 adeti Türkiye’de bulunmaktadır. Bu mutlak koruma sahasının birisini de Yenice ormanları almıştır.
Yenice ormanlarında bilinen ağaç ve bitki türlerinin başlıcaları şunlardır: Uludağ Göknarı, Doğu Kayını, Sarıçam, Karaçam, Kızılçam, Istranca Meşesi, Mazı Meşesi, Sapsız Meşe, İspir Meşesi, Titrek Kavak, Kara Kavak, Karaağaç, Gürgen, Doğu Çınarı, Dişbudak, Kızılağaç, Adi Fındık, Porsuk, Kayacık, Ihlamur, Kuş Üvezi, Söğüt, Şimşir, Kızılcık, Kocayemiş, Pontus Defnesi, Akçakesme.
Yenice ormanları’nın en önemli özelliği,dünyada eşine ender rastlanan anıtsal niteliklere sahip çok sayıda ağaç, özellikle Çitdere çevresinde, çınar yapraklı akçaağaç, kayın gövdeli akçaağaç, fındık, sapsız meşe, Anadolu karaçamı, porsuk ve dağ karaağacı gibi türlerin olağanüstü örneklerinden oluşan anıt ağaçların bulunmasıdır.
Yenice ırmağı vadisinde lokal bir Akdeniz ikliminin mevcudiyeti buralarda Laden-Sandal-Erguvan-Menengiç gibi maki türlerinin yetişmesini sağlamıştır.
Yenice ormanları, çok çeşitli bu ağaç türlerinin yanında, bazı ağaçların olağanüstü çap ve boyutlara ulaşan örneklerini de barındırır. Bu anıt ağaçlarla birlikte orman altı bitkileri ve yaban hayvanları ile eşsiz bir ekosistem ortaya çıkmaktadır. Yenice ve Keltepe ormanlarında bozayı, vaşak, yaban kedisi, kurt, çakal, tilki, karaca, ulu geyik, yaban domuzu, porsuk, ağaç sansarı, kaya sansarı ve susamuru bölgede yaşayan önemli memeli türleri arasında yer almaktadır. Doğa Derneği ve Birdlife’nin 2004 yılında güncelleştirdiği Türkiye’nin önemli kuş alanları listesinde yer alan bölgede WWF-Türkiye’nin ODTÜ Kuş Gözlem Topluluğu üyeleriyle 2004 de gerçekleştirdiği arazi çalışmalarında şahin, gökdoğan, orman toygarı, dağbülbülü, öter ardıç, ökse ardıcı, küçük iskete, kara başlı iskete, çütre, şakrakkuşu, kaya kırlangıcı, guguk, kara kulaklı kuyrukkakan, kuzgun; doğal yaşlı ormanları simgeleyen küçük yeşil ağaçkakan, kara ağaçkakan, kayın baştankarası ve ak yanaklı baştankara gibi yeni kuş kayıtları saptanmıştır.
Merkez ilçe- Safranbolu-Yenice ve Eskipazar ormanların gür olduğu alanlardır. Eflani-Ovacık ve Eskipazar çevresinde karasallık etkili olduğundan bozkır bitkilerinin yaygın olduğu görülür. Buralardaki yüksek kesimler ormanlarla kaplıdır. Ağaç yetişme sınırının üzerinde ise yüksek dağ çayırları yer almaktadır.
Karabük’ün en yüksek tepesi olan Keltepe’de bitki örtüsü olarak, İğne yapraklı ağaçlar, Kızılçam, Karaçam, Sarıçam, Göknar, Kayın, Meşe, Göknar, Gürgen, Dişbudak, Kavak ve Yabani Kiraz yaygın olan türlerdir. Dere içlerinde lokal olarak Çınar,Söğüt,Ihlamur,Şimşir gibi türler ortaya çıkmakta 1.700 m. den daha yükseklerde dağ çayırları, Kekik ve Adaçayı en çok göze çarpan bitki türleridir.
Keltepe’deki bu durum, bütün il genelinide yansıtmaktadır. Karasal iklimin daha fazla hissedildiği alanlarda Meşe ön plana çıkarken, Eflani çevresinde çayır ve otlakların geniş yer kapladığı görülmektedir.
Ormanlarının barındırdığı 40’ın üzerinde ağaç türü nedeniyle gerçek bir ağaç müzesi görünümünde olan Yenice'de Gökpınar mevkiindeki 4 Hektarlık bir alan Arboratum (Açık Hava Orman Müzesi) olarak tescil edilmiştir. Dünya Ormancılık Örgütü (FAO) ve Dünya Doğayı Koruma Vakfı’nın (WWF) dünya üzerinde belirlediği mutlak korunması gereken alanlardan ‘Avrupa Ormanları’nın Sıcak Noktaları’ olarak tanımlanan alanlar biyolojik çeşitlilik açısından en değerli alanlar arasında yer almaktadır. Dünya üzerindeki 100 adet sıcak noktadan 9 adeti Türkiye’de bulunmaktadır. Bu mutlak koruma sahasının birisini de Yenice ormanları almıştır.
Yenice ormanlarında bilinen ağaç ve bitki türlerinin başlıcaları şunlardır: Uludağ Göknarı, Doğu Kayını, Sarıçam, Karaçam, Kızılçam, Istranca Meşesi, Mazı Meşesi, Sapsız Meşe, İspir Meşesi, Titrek Kavak, Kara Kavak, Karaağaç, Gürgen, Doğu Çınarı, Dişbudak, Kızılağaç, Adi Fındık, Porsuk, Kayacık, Ihlamur, Kuş Üvezi, Söğüt, Şimşir, Kızılcık, Kocayemiş, Pontus Defnesi, Akçakesme.
Yenice ormanları’nın en önemli özelliği,dünyada eşine ender rastlanan anıtsal niteliklere sahip çok sayıda ağaç, özellikle Çitdere çevresinde, çınar yapraklı akçaağaç, kayın gövdeli akçaağaç, fındık, sapsız meşe, Anadolu karaçamı, porsuk ve dağ karaağacı gibi türlerin olağanüstü örneklerinden oluşan anıt ağaçların bulunmasıdır.
Yenice ırmağı vadisinde lokal bir Akdeniz ikliminin mevcudiyeti buralarda Laden-Sandal-Erguvan-Menengiç gibi maki türlerinin yetişmesini sağlamıştır.
Yenice ormanları, çok çeşitli bu ağaç türlerinin yanında, bazı ağaçların olağanüstü çap ve boyutlara ulaşan örneklerini de barındırır. Bu anıt ağaçlarla birlikte orman altı bitkileri ve yaban hayvanları ile eşsiz bir ekosistem ortaya çıkmaktadır. Yenice ve Keltepe ormanlarında bozayı, vaşak, yaban kedisi, kurt, çakal, tilki, karaca, ulu geyik, yaban domuzu, porsuk, ağaç sansarı, kaya sansarı ve susamuru bölgede yaşayan önemli memeli türleri arasında yer almaktadır. Doğa Derneği ve Birdlife’nin 2004 yılında güncelleştirdiği Türkiye’nin önemli kuş alanları listesinde yer alan bölgede WWF-Türkiye’nin ODTÜ Kuş Gözlem Topluluğu üyeleriyle 2004 de gerçekleştirdiği arazi çalışmalarında şahin, gökdoğan, orman toygarı, dağbülbülü, öter ardıç, ökse ardıcı, küçük iskete, kara başlı iskete, çütre, şakrakkuşu, kaya kırlangıcı, guguk, kara kulaklı kuyrukkakan, kuzgun; doğal yaşlı ormanları simgeleyen küçük yeşil ağaçkakan, kara ağaçkakan, kayın baştankarası ve ak yanaklı baştankara gibi yeni kuş kayıtları saptanmıştır.